where are our roots? | koklerimiz nerede?

While I was working on back-bends today I noticed that I needed to settle to move on. I was rushing too fast to even breathe. So, I slowed down, moved intentionally, let my mind flow with my body, let my thoughts float in the air. 

What I have experienced is just a microcosmic sample of our position here. 

I was on the mat, doing something without thinking and knowing just to complete what I had to do. When I became aware of the fact that I was the one pulling the strings I chose to direct my acts and attention to what I wished. Only then, everything started to serve for me. 

As we can settle on our mats, we also need to settle in our lives, yet not in just one place, one job, one assignment, or in one person. We need to settle in the world. 

Earth is where we are to be grounded. Everything we seek answers for is related to here, because we exist here. Our existence is what brings us our thoughts and consciousness. 

Earth is our supporter and supplier.

If you see yourself as a guest, well, you will be treated as a guest. You will taste delicious food, meet good people, witness the beauty of mother nature; you will live and die. 

However; if you see yourself as a part of the Earth, you will be served with so many wonderful things you haven't realised before. 

You will hear the vibrations of nature whispering you. You will heal your energy, and balance your mind and body through waters of it. 

You will be a drop in an ocean or you will be a leaf on a tree. 

Not only humans but every creature will be your familiar. 

You will love every piece of your life and every moment will be your delicious meal. 

If you insist on looking for a meaning in everything you encounter and on being materialistically logical, then you will miss the funny part as Janet says:

J: If there were an answer I could give you to how the universe works, it wouldn't be special. It'll just be machinery fulfilling its cosmic design. It would be a big dumb food processor. But since nothing seems to make sense when you find something or someone it does, it is euphoria. And all this randomness is in this pandemonium. 

E: ... I guess all I can do is to embrace the pandemonium. Find happiness in the unique insanity of being here. Now. 

There is always an option to choose as you have chosen to read these lines. 

You are breathing on a livable planet and in an universe that serves you well if you make the right decisions. 

You are your own curator and creator. Do not sink into your thoughts. Instead, be pure and kind to yourself. 

Lean back. Breathe. Realise what you think, realise what this thought brings next. Observe this chain of contemplation. Be as transparent as you can.

Because only by knowing yourself you can be a part of the whole thing. 

Here, it is the very fist step of opening your root chakra, chakra one.

Bugun backbending uzerinde calisirken, devam edebilmek icin matima kendimi yerlestirmem gerektigini fark ettim. Bu yuzden yavasladim, amacima gore hareket ettim, zihnimin vucudumla akmasina ve dusuncelerimin havada suzulmesine izin verdim.

Deneyimledigim sey buradaki pozisyonumuzun mikrokozmik bir ornegiydi. Matimin uzerinde dusunmeden ve bilmeden, yalnizca yapmam gerekeni tamamlamak icin ilerliyordum. Ipleri elinde tutan kisinin ben oldugumu anladigimdaysa hareketlerimi ve dikkatimi istedigim yere yonlendirmeyi sectim. Ancak o zaman her sey bana hizmet etmeye basladi.

Varligimizi matimiza yerlestirebildigimiz gibi hayatlarimiza da yerlestirmeliyiz. Fakat bu yalnizca bir yer, bir is, bir gorev ya da bir insanla sinirli kalmamli. Kendimize dunyada bir yer edinmeliyiz.

Dunya koklerimizi salmamiz gereken yer. Cevabini aradigimiz her sey burada cunku biz buradayiz. Varligimiz dusuncelerimizi ve bilincimizi bize getiren sey.

Dunya bizim destekleyicimiz ve tedarikcimiz.

Kendinizi bir misafir gibi gorurseniz, bir misafir gibi karsilanacaksiniz. Lezzetli yiyeceklerin tadina bakar, guzel insanlarla tanisacak, doga ananin guzelligine tanik olacaksiniz; yasayacak ve oleceksiniz.

Fakat kendinizi dunyanin bir parcasi gibi gorurseniz, daha once hic fark etmediginiz mukemellikler eslik edecek size.

Doganin size fisildayan titresimlerini duyacaksiniz. Su ile enerjinizi iyilestirecek, vucudunuzu ve zihninizi dengeleyebileceksiniz.

Okyanusta bir damla ya da agacta bir yaprak olacaksiniz.

Yalnizca insanlara degil butun varliklara asina kalacaksiniz.

Hayatinizin her parcasini seveceksiniz ve sirf bu yuzden her dakikaniz lezzetli bir yemek gibi gelecek.

Karsiniza cikan her seyde bir anlam aramakta ve materialist mantiginizi one cikarmakta israr ederseniz, Janet”in dedigi gibi eglenceli kismi kaciracaksiniz.

J: Evrenin nasil isledigine dair bir cevap olsaydi, bu hic siradisi olmazdi. Kozmik duzende amacini yerine getiren bir duzenek yalnizca. Koca buyuk bir mikser yani. Ama hicbir seyin bir anlami yokmus gibi gorundugu icin, anlam katan bir sey ya da birini buldugumuzda, mutlulugu elde etmis oluyorux. Ve tum bu rastgelelik bu pandemoniumun icinde.

E: ... Sanirim yapabilecegim tek sey panremoniumu kucaklamak. Tam su an burada bulunmanin benzersiz cilginligi icinde mutlulugu bulmak.

Su an bu satirlari okumayi tercih ettiginiz gibi her zaman secim sansiniz var.

Yasanabilir bir gezegende ve, dogru kararlari verirseniz, size hizmet eden bir evrende nefes aliyorsunuz.

Yaraticiniz ve yoneticiniz sizsiniz. Dusuncelerinizde bogulmayin. Bunun yerine kendinize karsi durust ve nazik olun.

Arkaniza yaslanin. Nefes alin. Ne dusundugunuzu gorun, dusuncenizin akliniza neler getirdigini fark edin. Bu temasa zincirini gozlemleyin. Olabildiginiz kadar seffaf olun.

Cunku yalnizca kendinizi bildikten sonra her seyin bir parcasi haline gelebilirsiniz.

Iste, kok cakranizi acmanin ve iyilestirmenin ilk yolu.